ESG Verisi Toplama: Nasıl ve Hangi Adımlarla Harekete Geçilmeli?

ESG kriterleri, şirketlerin faaliyet stratejilerini, yatırımlarını ve küresel pazar algısını şekillendirmede önemli bir rol oynamaktadır. Tüketiciler, yatırımcılar ve düzenleyici kurumlar giderek daha fazla sürdürülebilirlik ve etik uygulamalarını önceliklendirirken, kapsamlı ESG verisi toplama ihtiyacı her zamankinden daha kritik hale gelmiştir. ESG veri toplamanın "nasıl" ve "nerede" yönlerini anlamak, organizasyonların şeffaflık ve hesap verebilirlik taleplerini karşılayabilmesini sağlamak açısından önemlidir.

ESG kriterleri, şirketlerin faaliyet stratejilerini, yatırımlarını ve küresel pazar algısını şekillendirmede önemli bir rol oynamaktadır. Tüketiciler, yatırımcılar ve düzenleyici kurumlar giderek daha fazla sürdürülebilirlik ve etik uygulamalarını önceliklendirirken, kapsamlı ESG verisi toplama ihtiyacı her zamankinden daha kritik hale gelmiştir.

Bu süreç, bir şirketin çevresel etkisini, sosyal sorumluluğunu ve yönetişim uygulamaları ile ilgili verilerin toplanması, analiz edilmesi ve raporlanmasını içerir. ESG kriterleri iş operasyonlarının tüm yönlerini kapsadığı için ilk başta bir çok şirket açısından karmaşık bir süreçtir: iç operasyonlardan tedarik zinciri süreçlerine, iş gücü yönetimine yaklaşımlardan şirketlerin topluma nasıl değer kattığına kadar her şey ESG kriteri olarak değerlendirilmektedir.

Bu karmaşıklığı göz önünde bulundurarak, ESG veri toplamanın "nasıl" ve "nerede" yönlerini anlamak, organizasyonların şeffaflık ve hesap verebilirlik taleplerini karşılayabilmesini sağlamak açısından önemlidir.

ESG Verisi Toplamanın Önemini Anlamak

ESG verisi toplamadan bahsetmeden önce, bunun önemini anlamak gereklidir. ESG verileri, bir şirketin sürdürülebilirlik uygulamaları hakkında bütünsel bir bakış sağlar ve çevresel koruma, sosyal etki ve yönetişim standartlarına dair bilgiler sunar.

Bu bilgiler, bilinçli kararlar vermek isteyen yatırımcılar, etik işletmeleri desteklemek isteyen tüketiciler ve uyumluluğu sağlamak isteyen düzenleyici kurumlar için fazlasıyla değerlidir. Ayrıca, bu veriler işletmelerin hem sürdürülebilirlik düzenlemelerine uymalarını sağlamak hem de şirketin maruz kaldığı riskler hakkında fikir vererek tedarikçilerin sağlamlığını değerlendirmelerine yardımcı olmak açısından da önemlidir.

Ayrıca, ESG veri toplama, şirketlerin iyileştirme alanlarını belirlemelerine, yenilikçi çözümler geliştirmelerine ve giderek daha bilinçli hale gelen bir piyasada rekabet avantajlarını artırmalarına yardımcı olmaktadır.

 

ESG Verisi Toplamada İzlenecek İlk Adımlar

Net Hedefler Belirleyin

İlk atılacak adım, ESG verisi toplama için net hedefler belirlemektir. Şirketler, bu süreçten ne elde etmek istediklerini tanımlamalıdır; bu, düzenlemelere uyum sağlamak, tedarikçi performansını takip etmek, yatırımcı ilişkilerini geliştirmek veya sürdürülebilirlik uygulamalarını iyileştirmek olabilir. Spesifik hedefler belirlemek, veri toplama sürecine rehberlik edecek ve toplanan bilgilerin ilgili ve uygulanabilir olmasını sağlayacaktır.

Güçlü Bir Çerçeve Geliştirin

Etkili ESG veri toplama için güçlü bir çerçeve geliştirmek kritik öneme sahiptir. Bu konu, şirketin hedefleri ve ESG kriterleriyle uyumlu anahtar performans göstergelerinin (KPI'lar) belirlenmesini içermektedir. Çerçeve, ayrıca veri toplama metodolojilerini, bilgi kaynaklarını ve raporlama sıklığını da belirtmelidir. Yapılandırılmış bir yaklaşım benimseyerek, şirketler ESG verilerinde tutarlılık, doğruluk ve güvenilirlik sağlayabilirler.

Teknolojiden Yararlanın

Teknoloji, ESG veri toplama sürecini kolaylaştırmada önemli bir rol oynar. Süreci otomatikleştirebilecek birçok uygulama ve araç bulunmaktadır. Bu çözümler, süreçleri daha verimli ve hatalara daha az açık hale getirirken, şirketlerin çeşitli kaynaklardan veri toplamasına, trendleri analiz etmesine ve raporlar oluşturmasına yardımcı olabilir. Teknolojiden yararlanarak, şirketler ESG veri toplama süreçlerini düzenleyebilir ve uygulanabilir içgörülere odaklanabilirler.

Paydaşları Dahil Edin

Paydaşların dahil edilmesi ESG verisi toplamanın ayrılmaz bir parçasıdır. Bu kapsam, çalışanlar, müşteriler, tedarikçiler, yatırımcılar ve genel olarak toplumu içerir. Şirketler, ESG hedeflerini paylaşmalı ve bu gruplardan geri bildirim almalıdırlar, böylece çabalarının paydaş beklentileriyle uyumlu olmasını sağlayabilirler. Paydaşların dahil edilmesi ayrıca ESG hedeflerine ulaşmakta değerli içgörüler ve destek sağlayabilir.

 

ESG Verisi Toplamada Hangi Alanlarda Harekete Geçilir?

İç Operasyonlar

Şirketlerin harekete geçmesi gereken başlıca alanlardan birisi, iç operasyonlarıdır. Bu, üretim süreçlerinin çevresel etkisinin, işyeri güvenliğinin, çalışan refahının ve yönetişim uygulamalarının değerlendirilmesini içerir. İç operasyonlara odaklanarak, şirketler iyileştirme alanlarını belirleyebilir ve ESG performanslarını artırmak için stratejiler uygulayabilirler.

Tedarik Zinciri

Tedarik zinciri, ESG verisi toplama için bir başka kritik alandır. Şirketler, tedarikçileri ve ortaklarının sürdürülebilirlik uygulamalarını değerlendirmeli, etik ve çevresel standartlara uymalarını sağlamalıdır. Tedarik zincirinde ESG uyumluluğunu teşvik ederek, şirketler riskleri azaltabilir ve daha geniş ölçekte sürdürülebilirliği teşvik edebilirler.

Toplumla İletişim

Son olarak, şirketler toplulukla iletişim kurma alanında harekete geçmelidir. Bu, operasyonlarının sosyal etkisinin, topluluk geliştirme girişimlerinin, hayırsever faaliyetlerin ve paydaş katılımının değerlendirilmesini içerir. Toplumla aktif olarak iletişim kurarak, şirketler güven inşa edebilir, iyi niyet oluşturabilir ve toplumda önemli etki yaratabilirler.

 

Sonuç

ESG verisi toplama, stratejik ve kapsamlı bir yaklaşım gerektiren karmaşık ancak gerekli bir süreçtir. Şirketlerin sürdürülebilirlik ve etik standartları karşılamak amacıyla ESG (Çevresel, Sosyal ve Yönetişim) verilerinin toplanmasının önemini anlaması ve etkili uygulama stratejileri geliştirmesi; net hedefler belirleyerek, teknolojiden yararlanarak ve paydaşları dahil ederek gerçekleşebilir. İç operasyonlar, tedarik zinciri ve toplulukla iletişim gibi alanlarda harekete geçmek, sürdürülebilirlik uygulamalarını daha da geliştirebilir. Bu şekilde, organizasyonlar yalnızca düzenleyici taleplere uyum sağlamakla kalmaz, aynı zamanda daha sürdürülebilir ve adil bir küresel ekonomiye katkıda bulunurlar.

Son içerikler

Sürdürülebilirlikte En İyi 10 Tedarik Zinciri Risk Yönetimi Uygulaması

Günümüzde firmalar; iklim değişikliği, kaynak kıtlığı, yeni yönetmelikler ve etik çalışma uygulamaları gibi sürdürülebilirlikle ilgili giderek daha karmaşık risklerle karşı karşıyadır. Bunun sonucunda ise, Sürdürülebilirlik Risk Yönetimi, Tedarik Zinciri Risk Yönetimi (Supply Chain Risk Management – SCRM) içerisinde vazgeçilmez bir unsur haline gelmiş, kurumsal dayanıklılık ve operasyonların yürütülmesinde kritik bir rol oynamaya başlamıştır.

30.04.2025

ESG Performansının Şirketlere Gerçek Etkisi

Modern pazarların karmaşık dinamikleri içinde hareket eden firmalar için ESG performansı, kuruluşların sağlığını ve geleceğe yönelik potansiyelini değerlendirmede önemli bir ölçüt haline gelmiştir.

27.03.2025

LSME ile VSME Standartları Kobi’leri Nasıl Etkileyecek?

Avrupa Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları (ESRS) Küçük ve Orta Ölçekli İşletmelerin (Kobi) ihtiyaç ve yetkinliklerine bağlı olarak iki yeni raporlama standardı oluşturdu: Borsada işlem gören KOBİ’ler için Zorunlu Raporlama Standardı (LSME - Listed reporting standard for SMEs) ve borsada işlem görmeyen KOBİ’ler için Gönüllü Raporlama Standardı (VSME - Voluntary reporting standard for SMEs) Bu standartlar, KOBİ’lerin sürdürülebilirliği iş operasyonlarına nasıl entegre ettiklerini anlamaya yönelik olup, büyüme, şeffaflık ve finansal kaynaklara erişim açısından önemli etkileri olacaktır.

11.03.2025