Şirketler için Synesgy: Uluslararası Düzenlemelere Uyum

Şirketlerin finansal performanslarının yanında ESG kriterlerini dikkate alarak; çevresel, sosyal ve kurumsal yönetim konularında da performanslarını ölçme yükümlülükleri vardır. Çevrenin ve doğal çeşitliğin korunması, insan haklarına saygı, yolsuzlukla mücadele, yönetim kurullarındaki çeşitlilik, çalışanlara davranış gibi topluma ve paydaşlarına karşı sorumlulukları bulunmaktadır.

Şirketlerin finansal performanslarının yanında ESG kriterlerini dikkate alarak; çevresel, sosyal ve kurumsal yönetim konularında da performanslarını ölçme yükümlülükleri vardır. Çevrenin ve doğal çeşitliğin korunması, insan haklarına saygı, yolsuzlukla mücadele, yönetim kurullarındaki çeşitlilik, çalışanlara davranış gibi topluma ve paydaşlarına karşı sorumlulukları bulunmaktadır.

Avrupa Birliği’nde bulunan ve AB ile iş ilişkisi yürüten şirketlerin uymakla yükümlü olduğu düzenlemeler yayınlanmaya başlamıştır. Türkiye’nin Paris Anlaşmasına taraf olarak açıkladığı net sıfır olma hedefi ve Avrupa’nın ihracatımızda önemli paya sahip olması nedeniyle ilgili düzenlemelere ilgi artmaktadır.

Finansal Olmayan Raporlama Direktifi (NFRD), şirketlerin sürdürülebilirlik konularındaki etkilerinin ve risklerinin değerlendirilmesini kolaylaştırmak için niteliksel ve niceliksel bilgiler içeren kapsamlı bir kurumsal raporlama çerçevesi sunmaktadır.

Finansal Olmayan Raporlama Direktifi’nin gözden geçirilmesinin ardından Avrupa Komisyonu, 21 Nisan 2021’de NFRD’nin mevcut raporlama gerekliliklerinde değişiklikler içeren Kurumsal Sürdürülebilirlik Raporlama Direktifi (CSRD) teklifini kabul etmiştir. Daha önceleri çalışan sayısı 500 ve üzeri olan şirketler raporlama ile ilgili düzenlemelere dahil edilmektedir. Bu teklif ile, 500 çalışan eşiği değiştirilerek kuruluşların kapsamı genişletilmiş ve tüm büyük şirketlerin (kote edilmiş mikro işletmeler dışında) insanlar ve çevre üzerindeki etkilerinden alenen sorumlu olduğu belirtilmiştir.

Kurumsal Sürdürülebilirlik Raporlama Direktifi ile kabul edilen diğer düzenlemeler şu şekildedir:

  • Raporlanan bilgilerin denetlenmesi gerekmektedir.
  • AB Sürdürülebilirlik Raporlama Standartlarına göre daha ayrıntılı raporlama gerekmektedir.
  • Şirketlerin raporlanan bilgileri Sermaye Piyasaları Birliği eylem planında öngörüldüğü gibi makine tarafından okunabilir hale getirmesi, dijital olarak ‘’etiketlemesi’’ gerekmektedir.

Finansal Olmayan Raporlama Direktifi (AB Direktifi 2014/95) ve Kurumsal Sürdürülebilirlik Raporlama Direktifi’ne (CSRD) ek olarak sürdürülebilir finans çerçevesi, AB Taksonomisi ile de çerçevelenmektedir.

AB Taksonomisi, yeşil faaliyetler etrafında ortak bir dil oluşturmak üzere AB iklim ve çevre hedeflerini net kriterlere çeviren bir sınıflandırma sistemi olarak tanımlanabilmektedir.  Avrupa Yeşil Mutabakatını uygulamak için gerekli olan yeşil projelere yapılan yatırımın ölçeğini artırmaya yardımcı olabileceği için oldukça önemlidir.

AB Taksonomisi tarafından belirlenen hedefler şunlardır:

  • İklim değişikliği hafifletme
  • İklim değişikliğine uyum
  • Su ve deniz kaynaklarının sürdürülebilir kullanımı ve korunması
  • Döngüsel ekonomiye geçişin sağlanması
  • Kirliliğin önlemesi ve kontrolü
  • Biyolojik çeşitliliğin ve ekosistemlerin korunması ve restorasyonu

Böylece AB Taksonomisi, Kurumsal Sürdürülebilirlik Raporlama Direktifi (CSRD) ile birlikte, CSRD kapsamına giren şirketlerin çevresel performans bilgilerini ve Taksonomi ile uyumlu ekonomik faaliyetlerini açıklamalarını sağlamaktadır. Finansal ürünler ve finansal kuruluşlar için kapsamlı bir raporlama çerçevesi oluşturan bu yasa 10 Mart 2021’den itibaren geçerlidir.

Farklı yatırım stratejileri, farklı çevresel performans seviyelerine sahip ekonomik faaliyetlere yatırım yapılmasını gerektirmektedir. Bu nedenle, Sürdürülebilir Finans Raporlama Regülasyonu (SFDR) finansal ürünleri aşağıdaki şekilde tanımlar:

Çevresel bir hedefe katkıda bulunan, “sürdürülebilir yatırım” olduğunu iddia eden finansal ürünler genellikle “koyu yeşil” finansal ürünlerdir.

Sosyal veya çevresel özellikleri desteklediğini iddia eden finansal ürünler genellikle “açık yeşil” finansal ürünler olarak tanımlanır.

Synesgy ve Küresel Standartlar

CRIF’in sürdürülebilirlik platformu Synesgy içerisindeki soru setini yanıtlayan şirketler kolaylıkla kurumsal sürdürülebilirlik değerlendirmesi yapabilmektedir.

GRI, Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları, AB Taksonomisi gibi küresel standartlara dayanan sorulardan oluşan anket; Çevresel, Sosyal ve Kurumsal Yönetim(ESG) konularında şirketinizin yaklaşım ve uygulamalarına yönelik sorular içermektedir. Dolayısıyla, Synesgy ile şirketinizin ve tedarik zincirinizin sürdürülebilirlik değerlendirmesini yaparak, uluslararası standartlara uygun ESG Skor ve Sertifikası elde edebilirsiniz.

Synesgy hakkında daha fazla bilgi için tr.info@crif.com adresinden bize ulaşabilirsiniz.

Son içerikler

CSDDD: Şirketlerin Bilmesi Gereken 5 Temel Unsur

Avrupa Birliği (AB) Resmi Gazetesi’nde Temmuz 2024’te yayımlanan ve 25 Temmuz 2024 itibarıyla yürürlüğe giren Kurumsal Sürdürülebilirlik Durum Tespiti Direktifi (CSDDD), Avrupa pazarında faaliyet gösteren ya da bu pazarda iş yapan şirketlerin insan hakları, çevresel sorumluluk ve iklimle bağlantılı risklere yaklaşımlarını köklü biçimde dönüştürmeyi hedeflemektedir.

18.07.2025

Avrupa Birliği'nin CSRD Direktifi İşletmeler İçin Ne Anlama Geliyor?

Kurumsal sürdürülebilirlik raporlamasına yönelik Avrupa Birliği’nin yeni yasal çerçevesi olan Kurumsal Sürdürülebilirlik Raporlama Direktifi (Corporate Sustainability Reporting Directive – CSRD), önceki düzenleme olan Finansal Olmayan Raporlama Direktifi’ndeki (NFRD) eksiklikleri gidermek amacıyla tasarlanmıştır. Bu yeni direktif, daha sağlam, standartlaştırılmış ve kapsamı genişletilmiş bir sürdürülebilirlik raporlama yapısı sunarak, şirketlerin raporlama yükümlülüklerinin derinliğini ve genişliğini önemli ölçüde artırmaktadır.

07.07.2025

Sürdürülebilirlikte En İyi 10 Tedarik Zinciri Risk Yönetimi Uygulaması

Günümüzde firmalar; iklim değişikliği, kaynak kıtlığı, yeni yönetmelikler ve etik çalışma uygulamaları gibi sürdürülebilirlikle ilgili giderek daha karmaşık risklerle karşı karşıyadır. Bunun sonucunda ise, Sürdürülebilirlik Risk Yönetimi, Tedarik Zinciri Risk Yönetimi (Supply Chain Risk Management – SCRM) içerisinde vazgeçilmez bir unsur haline gelmiş, kurumsal dayanıklılık ve operasyonların yürütülmesinde kritik bir rol oynamaya başlamıştır.

30.04.2025